Pazaryerlerinde satış yapan esnaf ve kobiler ürünlerini satış sayfaları üzerinden pazarlamaktadırlar. Tüm pazaryeri ekosistemi de zaten bu mantık üzerine kurulmuştur.
Belirli ürünler için belirli satış sayfaları, ürün varyasyonları için farklı satış sayfaları ve buybox.
Bu satış sayfalarını kimi zaman pazaryerlerindeki mağazalar kendileri sıfırdan oluşturarak ürünlerini pazarlamakta kimi zamansa halihazırda satış yapılan ve var olan satış sayfalarında buybox’a girerek ürünlerini pazarlamaktadırlar.
Esasında temel kural; satış sayfasındaki ürün elinizde varsa o satış sayfası üzerinden o ürünü her mağazanın satabilmesidir. O ürünü satmak isteyen mağazalarında buybox kurallarına göre pazaryerinde sıralanmasıdır.
Ancak bu noktada o ürün gerçekten elinizde mi yoksa o ürüne benzer bir ürün mü veya daha kötüsü sahte mi gibi şüpheler nedeniyle pazaryerleri, hukuki bir sorumluluktan da kurtulmak amacıyla, satış sayfasına teklif vermek isteyen mağazalardan ya yetki belgesi ya da fatura silsilesi istemektedir.
Markalı Ürünlerin Satış Listesi Nasıl Açtırılır?
Markalı ürün satmak isteyen pazaryeri mağazasının iki şarttan birini sağlaması gerekmektedir;
- Marka haklarını elinde bulundurandan alınmış lisans (Uygulamada yetki belgesi denir)
- Markalı ürünün orijinal ürün olduğunu ispata yarayan fatura silsilesi
Yukarıdaki iki şarttan en az birini sağlamanız halinde Trendyol, Hepsiburada, Amazaon veya diğer bir pazaryeri mağazanızın o ürünü Satmasına İzin Verecektir.
Yetki Belgesi Olmadan Markalı Ürün Nasıl Satılır?
E-ticaret ile uğraşan ve pazaryerlerinde satış yapan mağaza sahiplerinin çoğunun kafasını karıştıran bir konudan bahsetmek istiyorum.
Yetki belgesi olmadan markalı ürün satabilir miyiz?
Sorunun kısa cevabı; evet, satabilirsiniz.
Hukuken maliki olduğunuz yani mülkiyet hakkınızın olduğu malvarlıklarınızı kural olarak kimseden izin almadan satabilirsiniz.
Mülkiyet hakkı sahibi mülkiyet hakkı olan malvarlığı üzerinde üç hakka sahiptir;
- Usus (Bizzat kullanma hakkı. Örneğin otomobilinizi sürmeniz)
- Abusus (Tasarrufta bulunma hakkı. Örneğin aracınızı satmanız veya balyozla parçalamanız. Balyozla parçalamak biraz garip bir örnek farkındayım ancak malvarlığınızı yok etme hakkı da mülkiyet hakkınızın bir parçası. Bu hak olmasaydı maliki olduğunuz kömürü yakıp ısınmanız hukuken sorunlu bir fiil olurdu)
- Fruktus (Semerelerinden yararlanma hakkı. Örneğin aracınızı kiraya verip kira geliri elde etmeniz)
Şimdi maliki olduğunuz markalı bir ürünü satmaya çalıştığınızda marka hakkı sahibinden izin almak zorunda olup olmadığınızı inceleyelim.
Somut bir örnek üzerinden ilerleyelim; üzerinde mülkiyet hakkım olan Ford marka bir otomobili satmaya çalıştığımızı hayal edelim.
Bu aracın üzerinde Ford Motor Company veya Ford Otosan’ın marka hakkı olduğu konusunda şüphemiz yok. Bizim de Ford markalı aracımız üzerinde marka hukukunu ilgilendiren bir sınai mülkiyet hakkımızın olmadığı da açık.
Şimdi ben bu otomobili satarken marka hakkı sahibinden izin almak zorunda mıyım?
Tabi ki hayır. Peki neden?
Zira ben bu aracın malikiyim, mülkiyet haklarına sahibim. Mülkiyet hakkımın abusus (tasarrufta bulunma) unsuru gereğince istediğim kişiye mülkiyeti devredebilirim.
- Akıl karıştırabilecek olası bir soru; bu aracı ben kişisel kullanımım için almıştım ama pazaryerlerinde ticari satış yapıyoruz, bu problem olmaz mı?
- Cevap; olmaz. Peki neden? Zira satış işleminin tüketici işlemi, ticari işlem veya adi işlem olması hukuken konu ile ilgisiz. Ortada ihlal oluşturan bir durum yok bu nedenle hukuken problem de yok.
Zaten bir düşünürseniz somut örneğimizdeki Ford marka aracın bir otogaleri tarafından ticari amaçlarla satıldığını düşünelim. Otogaleri Ford Motor Company veya Ford Otosan’dan yetki belgesine ihtiyaç duyar mı? Duymaz.
Sahibinden üzerinden satışa koyduğunuz otomobiller için otomobil fabrikalarından marka yetki belgesi istendiğini bir düşünsenize :)
Peki Ford marka araç satıp yetki belgesine ihtiyacı olan kimdir?
Sıfır kilometre Ford marka araç satan otomobil bayileri. Peki neden?
Bu zorunluluğu hukuki olarak düşünmeyin, bu zorunluluk esasında bir şirket politikasına dayanmaktadır. Hukuki olarak otomobil satıcılarının tek yükümlülüğü sahte olmayan Ford markalı araç satmaktır.
Ancak marka değeri yüksek markalara sahip şirketler markalarını temsil eden ve satışını yapan kişi veya şirketlerin kim olduğuna, hizmet kalitelerine, ürünlerinin pazarlanma yöntemlerine azami dikkat etmektedirler. Bu nedenle de bayilik sistemleri ve benzeri denetleyici mekanizmalar ile satış dağıtım kanallarını kurarlar.
Satışını yaptığınız Ford marka aracınız sahte olmadığı sürece marka hakkını ilgilendiren kural olarak bir mesele bulunmamaktadır.
Sahte Ford marka araç üretmek pek mümkün olmadığından örneğimizi teknoloji ürünleri üzerinden devam ettirelim.
Fatura Silsilesi İle Satış Sayfası Açmak
Apple markalı kulaklık satışı yaptığınızı düşünelim.
Bu ürünü örneğin Trendyol üzerinden nasıl satabilirsiniz?
Yukarıda açıklandığı üzere;
- Ya yetki belgesi sahibi olmanız,
- Ya da fatura silsilesine sahip olmanız gerekli.
Peki fatura silsilesine sahip olmak neden önemli?
Ford marka araç satışı örneğimizde otogalerilerin neden Ford Motor Company veya Ford Otosan şirketlerinden marka satışına ilişkin yetki almamalarına rağmen ticari olarak yaptıkları araç satışlarında yetki belgesine ihtiyaçları olmadığını açıklamıştık. Otogalerinin tek yükümlülüğünün kural olarak sahte Ford marka araç satmamak olduğunu da açıkladık.
Ancak sahte otomobil üretmek gibi bir şey fiilen imkansız olduğundan araç satışlarında marka hukuku uyuşmazlıkları pek çıkmaz.
Ancak Apple marka bir kulaklığın ayırt edilemeyecek düzeyde benzeri taklitleri mevcut olduğu hepimizin malumudur.
Bu durumda pazaryerleri hukuki sorumluluktan kurtulmak ve marka hakkı olanın haklarını korumak için marka hakkı sahibi şirketten yetki belgesi, izin belgesi, lisans ve benzeri adlarla temelde rıza ve referans içeren bir yazılı belge aramaktadırlar.
Tabi bu belgeye ulaşmak her babayiğidin harcı değil, hukuken markalı ürün satmak için zorunlu da değil.
Peki ürünün orijinal olduğu nasıl ispatlanacak?
İşte satılan ürünlerin orijinal olduğunu ispatlamanın ikinci yöntemi fatura silsilesine sahip olmaktır.
Fatura Silsilesi Nedir?
Örneğin HP marka bir bilgisayarı Trendyol üzerinden satmak istediğinizi düşünelim.
HP şirketi dünyanın her yerinde teknoloji ürünleri üreten, şirket değeri Borsa İstanbul’un belki de tamamından büyük bir şirket.
Bu şirkete ulaşıp yetki belgesi istemek için çok yüksek hacimlerde teknoloji ürünü alabiliyor olmak gerekir. Belki bu da yetmez zira bu gibi şirketler dağıtım ağları kurarlar ve belirli şirketlere bayilik verirler.
Bu nedenle Trendyol üzerinden Lenovo bilgisayar satmak isteyen mağaza sahibinin yapması gereken şey bu ürünlerin dağıtımını yapan distribütör şirkete ulaşmaktır.
Türkiye’de Lenovo markasının distribütörlerinden biri Penta Teknoloji şirketidir.
Sizin Penta Teknoloji’den Lenovo marka ürün aldığınıza dair faturanız varsa bu fatura pazaryerlerindeki satış sayfalarını açtırmak ve buybox’ta teklif vermek için hukuken yeterlidir.
Zira ürününüzün orijinal olduğu konusunda bir şüphe bulunmamaktadır.
Fatura Silsilem Var Ama Hala Yetki Belgesi İsteniyor
Bu durumda öncelikle birkaç şeyi kontrol edin;
- Satışa açmak istediğiniz ürüne girdiğiniz stok sayısı ile faturanızdaki ürün sayısı birbirini tutuyor mu? Örneğin ben Penta Teknoloji’den Lenovo marka 100 adet bilgisayar aldığıma dair fatura veriyorum ancak Trendyol mağaza stoklarıma 120 adet eklemek istiyorum. Bu fazladan eklenen 20 adedin sahte olma şüphesi mevcuttur.
- Fatura silsilenizde kayıp halka var mı? Örneğin Penta Teknoloji’den 100 adet Lenovo marka bilgisayarın X şirketi tarafından alındığına dair fatura var. X şirketinin Y şirketine 100 adet satım faturası var ancak ben Z şirketinden fatura getiriyorum ve Z şirketi bu ürünü T şirketinden almış. Bu fatura silsilesi eksiktir. Silsile yetki belgeli bir satıcıya ulaşmalıdır.
Yukarıdaki listeyi kontrol ettiniz ve hala bir problem bulamadınız, durumu pazaryerine açıkladınız, şikayet oluşturdunuz ancak hala satış sayfalarınız açılmadı mı?
Tüm pazaryerlerinin birer şirket olduğunu ve devlet dairesi olmadığını, kamu görevi yapmadıklarını aklınızdan çıkarmayın. Tüm evraklarınız tam olmasına rağmen birçok sebepten satış sayfanız açılmayabilir. Bu sebepler bazen çalışanların ilgisizliği, bilgisizliği, iş yoğunluğu da olabilir.
Bu durumda yapabileceğiniz tek şey yasal yollara başvurmaktır.